Değerler Eğitimi - Bireysel ve Sosyal Sorumluluk

Sorumluluk sıklıkla rastlanan bir kavram olmasına rağmen çok kafa karıştırıcı ve tanımlanması zor bir kavramdır. Bazı kaynaklar sorumluluğu değer, bazıları sosyal norm,bazıları tutum, bazıları karakter ve bazıları ise kişilik özelliği olarak ele almaktadır.

Örneğin; Chamberlin, sorumluluğu sorumlu davranma ve sorumlu bireyi, sorumluluklarını üstlenebilen birey olarak tanımlamaktadır. Ona göre sorumluluğun anlamı bireyin konum ve durumundan algılarına göre değişmektedir. İlgili eğitim ve psikoloji kitapları incelendiğinde, sorumluluk kavramının çok soyut ve göreceli olarak ele alındığı görülmektedir. Örneğin; Başaran, sorumluluğu bir duygu olarak tanımlamaktadır. Ona göre, sorumluluk duygusu, ödev olarak üzerine alınan ya da verilen bir işi her ne pahasına olursa olsun, sonuna kadar yapma ve gerektiğinde bunun hesabını verme ile ilgili bir duygudur.

Köknel, toplumda kendine bir yer ve rol arayan gencin özerklik ve sorumluluğun sınırlarını iyi bilmezse, genel olarak dört grupta toplanabilecek davranış ve eylemleri benimseyeceğini belirtmiştir. Bu davranış ve eylemler;

1) Tam boyun eğerek içinde bulunduğu çevrenin diğer kişilerine benzer ve onların uzantısı olur.

2) Çevreden gelen tüm etkilere karşı çıkar ve baş kaldırır.

3) Çevrenin etkilerine aldırmaz, alabildiğine özerklik peşinde sorumsuz yaşar.

4) En sağlıklı yol olarak da; olumlu bir özdeşleşmeyle gerçekçi ilişkiler kurup

kendisinin ve toplumun gelişmesinde katkısı olabilecek biçimde, bilinçli çaba içine girer.

Sosyal sorumluluk kavramına baktığımız zaman çok değişik tanımları yapılmıştır. Sosyal sorumluluk terimi, kişinin başka insanlara karşı sorumluluğunu ifade etmek için kullanılmaktadır. Başkalarının iyiliği, refahı, iyi oluşuyla ilgili olma, başkalarına yardım etmeyi içeren içsel görev duygusu, sivil katılım ve başkalarına yönelik sorumlu tutumları içermektedir. Yine sosyal sorumluluk, paylaşım, işbirliği, başkalarına yardım etmek ve sosyal yeterlilikler,  diğerlerinden hiçbir kazanç olmadığında bile, onlara yardım etme yönünde harekete geçme olarak ele alınır. Sosyal sorumluluk bilinci gelişmiş bireyler yardım edici davranışlarda bulunurken işin maddi getirisinden çok manevi boyutuyla ilgilenirler, çünkü onlar için bu getiri daha doyurucudur. Sosyal sorumluluk kişinin kendi bağımsızlığını yitirmeksizin çevresiyle ve diğer insanlarla bağlantılılarını koruyabilmesi, başkalarına ve farklılıklara saygı duyabilmesi ve de sosyal yapı içerisinde kendisinden beklenen rolleri yerine getirebilmesidir.

 

Geçmiş yüzyılın öğretileriyle yeni bir yüzyılın eşiğinden geçip ilk on dört yılını da tamamlamış olduğumuz 21.yy’a hangi noktadan bakmaya çalışsak şu sancılı soruyla karşılaşıyoruz: Nasıl bir çağın içindeyiz ve bu çağın insanını nasıl yetiştirmeliyiz ki her şeyiyle değişen dönüşen bu dünyanın içinde yeterli düşünsel altyapıyla birlikte hayatın gerçeklerinden kopmadan toplumsal sorumluluğu içinde hissedebilen ve bu sorumluluğun gereklerini yerine getirebilen bireyler olabilelim?

Haberin devamını okumak için buraya tıklayınız.

İstanbul Pendik Pendik Barbaros Hayrettin Paşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

Yorumlar (0)
Resimsiz
Yorumunuz en az 10 karakter olmalıdır.(0)