"Yüzüncü Yılında Cumhuriyet" Konulu Kompozisyon Yarışmasında Öğrencimizden Derece

Öğrencimiz Yağmur Ravza DALMA, Cumhuriyetimizin 100. Yıl dönümü münasebetiyle düzenlenen " Yüzüncü Yılında Cumhuriyet" konulu kompozisyon yarışmasında İl ikincisi oldu. Öğrencimizi ve emeği geçen öğretmenlerimizi kutluyoruz. 

BİR ASIR

      Aldığımız her bir nefes, bastığımız her bir toprak parçası ve o toprakların altındaki binlerce şehit... Vatan uğruna dökülen kanlar, kendini siper edip vurulanlar ve onların ardında bıraktığı yarım kalan hayatlar... Düşündünüz mü hiç yüz yıldır dalgalanan al bayrağımızı? Kırmızısının içindeki vatan haykırışlarını, ”Cumhuriyet nedir?” sorusunun zihinlerinizdeki karşılığını. Cevabını aramayın yerde gökte, bakın tarihimize, yakın geçmişimize! Bugün, yetim kalan ama bir vatan kazanan çocukların, her bir karış toprağımızda kanı olan şehitlerin, hor görülen kadınların ve geleceğimizin ışığı çocukların bayramı. Bugün bizim bayramımız adı: cumhuriyet!

      Cumhuriyet Bayramı’nın 100. yılı sadece bir geçmişi anma günü değil, geleceğimizi de şekillendirme günüdür. Her 29 Ekim’de yürekler hem coşku hem buruklukla karşılar bizi. Bir yanda içimizdeki vatan sevgisi, bir yanda Atatürk’ün özlemi… Böylesine şanlı bir tarihi ve bu milletteki vatan aşkını şimdiye kadar var olmuş hiçbir millette göremezsiniz. Milletimiz, Atatürk önderliğinde yıllarca süren işgallerle ve savaşlarla mücadele edip kendi karınları açken vatanım için diyerek erzaklarını cephelere taşıyıp nice zorluklara göğüsler gerdiler. Zorlukları birlikte aştılar ve Türk milletini bağımsızlığa taşıdılar. Cumhuriyet Bayramı, milli birlik ve beraberliği, her şeyi bir kenara bırakıp bir bütün olmayı bizlere hatırlatır. Bugün bizlere düşen görev ise hedeflerimizi daha çok yükseltip, vatanımız için canla başla çalışıp, Ata’mızın, milletimizin, askerlerimizin kanlarını ve emeklerini boşa çıkarmayıp onlara olan vatan borcumuzu asla unutmamaktır. Biz gençler, Cumhuriyet’in değerlerini özümsemeli, bu değerleri ve mirası, geleceğe taşımalıyız. Milletin egemen olduğu, kendi liderini kendi seçtiği bu yönetimin, sandıklara gidilen ilk günün, hâlâ seçme ve seçilme hakkı verilmeyen toplumların olduğu bu çağda oy kullanıp aday olabilen kadınların, gençlerin, tıpta, havacılıkta, mühendislikte ve daha nice alanda desteklenip imkân sunulmasının, kısacası çağdaş bir toplum kurulmasının ilk adımlarının üzerinden bir asır geçti. Bu kadar yıl içinde Türkiye gelişmeye, üretmeye ve her alanda ilerlemeye devam etti.

      Bunca yıllık tarihimizin en önemli devrimlerinden birini bizlere kazandıran, cumhuriyetçilik ilkesini bizlere benimseten, sporcuyu, zanaatkârı, işçiyi, çiftçiyi ve daha nicelerini her zaman destekleyen ve değer veren, kadını özgürleştiren, birey yapan, seçme ve seçilme hakkı tanıyıp erkek egemen toplum içinde var olmasını sağlayan önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü ve bu milletin özgürlüğü ve yaşamaları için canlarını veren şehitlerimizi saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz. Bu millet, yüz yıldır cumhuriyet çatısı altında yaşıyor ve yaşamaya da devam edecektir. Atamızın söylediği gibi “Benim naçiz vücudum, bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır”. 

Haberin devamını okumak için buraya tıklayınız.